Yıllar önce aldığım bir koçluk seansında, koçum benden kendi hayatımı konu alan bir kitap yazmamı istemişti. İlk duyduğumda hem şaşırmış hem de biraz korkmuştum. 

“ Kendi hayatımı anlatan bir kitap !!!! "

“ Ben kendi hayatımı nasıl yazabilirim ki ??? "

Koçum, şirketin üst yöneticilerindendi. O dönem şirket içinde, bireysel gelişim planlarına yönelik yöneticilerimizden koçluk ve mentörlük desteği alıyorduk. Ne kadar şaşırmış biraz da korkmuş olsam da, verilen ödevdi ve kendimi yapmam noktasında sorumlu hissediyordum.

Ben o ödevimi yaptım. Hem de umduğumdan çok daha kolay ve güzel bir şekilde.

Kitabımın ismi “ Çirkin Ördek Yavrusu " idi.

Şu anki Zuhal’in varolmasında katkısı paha biçilmezdir. Kendimle yüzleşmemi sağlayan ilk eylem adımım olmuştur.

O günden bu yana her daim, o ödevi bana veren Sevgili yöneticimi büyük bir minnet ve şükranla anarım. Hayatımın en değerli hediyelerinden birini bana verdiğini düşünerek çok mutlu olurum.

Hayatım boyunca karşıma çıkan insanların, seyrettiğim film/dizilerin, okuduğum kitapların ve gittiğim tüm sanatsal faaliyetlerin, bana bir mesaj ilettiğine inanırım.  Gerçekten de her birinden aldığım mesajlar yaşam yolculuğumda bana keyifli bir yol arkadaşı olmuş, kendimi tanımamı ve keşfetmemi sağlamışlardır.

Arkadaşımın önerisi ile izlemeye başladığım ve bir solukta bitirdiğim “ Anne with E " dizisi, bugünkü yazımın tohumunu eken, bir zamanlar “ Çirkin Ördek Yavrusu " olarak tanımladığım kendimi tekrar hatırlamamı ve dile getirmemi sağlamıştır.

Anne ve babasının ölümünden sonra öksüz ve yetim kalan Anne, amcasıyla yengesinin yanına verilmiş; fakat amcasının vefatı ve yengesinin şehre taşınmasıyla çeşitli aileler için hizmetçilik yapmaya başlamıştır. Yaşadığı yetimhanedeki talihsiz bir karışıklıkla kendini Green Gables kasabasında yaşayan Cuthbert kardeşlerin yanında bulur. Yıllar sonra sıcak bir yuvaya kavuşmanın sevincini yaşayan küçük kız, daha görür görmez aşık olduğu bu kasabada kısa zamanda herkesin dikkatini çekecek; zekası ve eşsiz hayal gücü sayesinde karşılaştığı sorunların üstesinden gelecektir.

Anne, şartlar ne olursa olsun hayatta her zaman umudumuzu korumamızı, hayal kurmaktan asla vazgeçmemizi ve günümüz şartlarında bile masalların büyüsüne inanmamız gerektiğini söyler. İçimizdeki çocuğu yaşatmamız konusunda bizlere ilham verir. Her dönem geçerli olan kalıplaşmış düşüncelerden sıyrılıp insanın kendisi gibi olması gerektiği konusunda çevresindekilere yol gösterir.

Bir zamanlar “ Çirkin Ördek Yavrusu " olarak isimlendirdiğim halimle içimden geçenleri Anne’e aktararak yazımı tamamlamak istiyorum.

“ Anne, yaşadıklarına rağmen o yaşında o kadar güçlü kalabilmeni takdir ediyorum. Etrafına yaydığın enerjiye, önyargılardan sıyrılmış olmana, ihtiyacı olan herkesin yardımına koşmana, hayal gücünü bu kadar verimli kullanmana, insanlara ilham vermene çok imreniyorum. Gerçek dünyada senin gibi insanlar olduğunu biliyor ve ben de onlardan biri olma yolunda ilerliyorum.

Sevgilerimle...

Fatma Zuhal Serdar Tanrıverdi  "