Birlikte büyüyor, Birlikte yeşeriyoruz...

Birlikte büyüyor, Birlikte yeşeriyoruz...

Bu aralar sabahları içimden gelen sesi duyarak uyanıyorum. Duyduklarım, kalbimden geçenlerin yaşamla buluşabilmesine yönelik küçük tiyolar olduğunu hissettiriyor bana. Kimi zaman beni neşelendirirken kimi zaman da düşündürüyor ve bir şeyler yapmam gerektiğine dair harekete geçmeye zorluyor. Geçen sabah duyduğum, harekete geçiren cinstendi. Kendimi bir an için büyük bir ormanın içinde koşan, dans eden, derin derin nefesler alan ve ağaçlara sarılan halimle gördüm. İşte o an rüyanın her zaman uyur halde görülmeyeceğini farkettim. Çünkü gözlerim açık halde rüyayı yaşıyor ve sarıldığım ağacın benimle konuştuğunu hissedebiliyordum.  

 

Ve aynı gün içinde bir yazı çıktı karşıma.

 

“Ağaca Sarılma Terapisi"

 

Yazıyı okudukça da, gördüğüm rüyanın bana bir mesajı olduğundan iyice emin oldum.

 

Ağaçlara sarılmak, bazılarına çok uçuk bir fikir gibi gelse de, faydaları son zamanlarda bilimsel olarak defalarca ispatlanan bir terapi olarak kabul ediliyor.

 

Yayınlanır yayınlanmaz çok satanlar listesine giren “Blindend by Science (Bilim ile kör olanlar)" isimli kitabın yazarı Matthew Silverstone, ağaçların zihinsel hastalıklar, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, konsantrasyon seviyeleri sorunları, reaksiyon hızları, depresyon ve hatta baş ağrısı gibi birçok sağlık durumunu iyileştirdiğini kitabında açıkladığı araştırmalarda bilimsel olarak ispatlamaktadır.

 

Birçok araştırma çocukların bitkilerle ilişki kurduklarında fizyolojik ve psikolojik olarak daha sağlıklı olmaya başladıklarını, bilişsel ve duygusal olarak yeşil ortamlarda daha fonksiyonel olduklarını ve çok daha yaratıcı oyunlar oynadıklarını göstermektedir.

 

Yeşil alanlar ile zihinsel sağlık arasındaki bağlantıyı inceleyen ve binlerce veri kullanılarak yapılan bir halk sağlığı çalışmasının raporu :

 

“ Doğaya çıkmak zihnimizin sermayesine ve iyi olma halimize büyük bir yatırım yapmaktır. "

 

şeklinde özetlenmektedir.

 

Peki, doğayla ilgili olarak bu kadar belirgin etkileri yaratan nedir?

 

Bugüne kadar sadece açık yeşil alanların bu etkileri yaratıyor olduğunun sanılmasına rağmen Matthew Silverstone bilimsel olarak sağlık faydalarının yeşil açık alanlardan değil, bizzat ağaç ve bitkilerin titreşimsel özelliklerinden geliyor olduğunu ispatlamıştır.

 

Konu herşeyin bir titreşimin olması ve farklı titreşimlerin biyolojik davranışları etkiliyor olmasıdır. Örneğin 10 Hz vibrasyon verilmiş bir bardak su içirilip sindirildiğinde kanın pıhtılaşma oranının hemen değiştiği bilimsel olarak ispatlanmıştır. Ağaçlardaki durumun mantığı da aynıdır. Ağaçla temas ettiğimizde ağacın titreşim düzeni vücudumuzdaki birçok biyolojik davranışı olumlu olarak değiştirmektedir.

 

Finlandiya’lı araştırmacılar 2010 yılı Dünya Ormancılık Kongresi’nde ağaçların bu huzurunun insanlara kanserle savaşta yardım ettiğini hatta vücutlarında bu hastalıkla savaşan hücrelerin üretiminin arttığını gösteren araştırma sonuçlarını paylaşmışlardır.

 

Halil Cibran diyor ki:

 

“ Doğa, eli sıkı olmak konusunda bizim görüşümüze başvuracak olsaydı, kaçımız soluyacak hava bulabilirdi?

 

Doğa, gözümüzün doyması ve gönlümüzün tatmini konusunda bizim sözümüzü dinleyecek olsaydı, hiçbir nehir denize varmaz, hiçbir kış bahara ulaşamazdı."

 

Doğayı sevmek, ona emek vermek, ona karşı sorumluluk hissetmek ve onu oluşturan tüm unsurların varlığından mutluluk duymakla birlikte bir bütündür.

 

“ BİRLİKTE BÜYÜYOR, BİRLİKTE YEŞERİYORUZ..."

 

Biz doğayı korudukça, doğa da bizi korur.




Sosyal Medyada Paylaş



Siz Hala Profesyonel Destek Almıyor musunuz?

Size Nasıl Yardımcı olabilirim?

" Değişimin sırrı, tüm enerjini eskiyle savaşmak yerine yeniyi yaratmak için odaklanmandır." -Socrates

Hadi bu sırrı birlikte keşfedelim...

İLETİŞİM

Hayallere doğru bir yolculuğa çıkmaya var mısınız?